İçeriğe geç

Tarihi geçmiş antep fıstığı yenir mi ?

Tarihi Geçmiş Antep Fıstığı Yenir Mi? Bir Yudum Geçmiş, Bir Yudum Umut

Bugün, Kayseri’nin serin sokaklarında bir yürüyüşe çıktım. Her zaman sevdiğim, düşüncelere dalıp kaybolduğum o eski mahalleye doğru ilerledim. Havada hafif bir bahar kokusu var, ama ben, kalbimde eskiden kalan bir şeyin huzursuzluğu ile yürürken, aklımda başka bir şey vardı. Geçmişiyle ilgili bir anı, bir kırık parça, hani bazen hiç beklemediğimiz bir anda karşımıza çıkıp, “Hadi hatırlayın beni,” der ya… İşte o anı hatırladım: Tarihi geçmiş bir antep fıstığı ve onun çevresinde dönen hayal kırıklıkları…

Bir Yudum Hatıra

Her şey bir hafta önce başladı. O sabah annem, mutfakta uzun zamandır açmadığı eski dolaplardan birini karıştırırken bir paket antep fıstığı buldu. “Bu da ne?” diye mırıldanarak paketi eline aldı. Tarih geçmişti, ama her zaman olduğu gibi gözleri parladı. Çünkü o antep fıstığı, geçen yılın tatlı bir hatırasıydı. Babamın yurt dışından getirdiği, Kayseri’deki birkaç kuzenin birlikte çalıştığı bir yerden alınan, çok özel bir antep fıstığıydı. Üzerindeki tarih, beni o an geçmişe, o tatlı sohbetlere, babamın anlattığı masallara götürdü. “Yine beraber bir şeyler yaparız,” diye hayal ettim içimden.

O gün, o paket antep fıstığını, babamın elinden alıp birlikte yiyebileceğimizi düşledim. Ama sonra annem, gözleri bir an dalıp gitti, “Tarihi geçmiş antep fıstığı yenir mi?” diye sordu. O an kalbimde bir şey kırıldı. Bir yandan, “Gerçekten de yenir mi?” diye düşündüm. Düşüncelerim karma karışık, ama bir yandan da o anı, o kucaklaşmayı, o sıcak sohbeti içimde duymak istedim.

Hayal Kırıklığı ve Yavaşça Uyanan Umut

Bir yudum antep fıstığı, geçmişin tadını verir mi? O gün öğleden sonra, annem fıstıkları dikkatlice elinden geçirerek, tarihinin geçtiği için yenmeyeceğine karar verdi. O kadar güzel bir tat vardı ki, o an geçmişin ağır izlerini hissettim. Annem haklıydı belki de. Tarihi geçmişti, ama içinde bir umut vardı hala. Düşündüm: bir şeyin tarihi geçmiş olsa da, içinde barındırdığı anılar hiç bir zaman eskiyemezdi. Yediğimizde, aslında belki de o tat, sadece bir fıstığın değil, geçmişin, kaybolan zamanların, bazen de kaybolmuş bir ilişkinin tadıydı.

O anda anladım, tarihsel olarak geçen bir şey yenmese de, anıların içinde hala bir umut var. O antep fıstığı, babamın hala benimle olduğunu, hala birlikte olacağımızı, en azından kalbimde hep bir arada olacağımızı düşündürdü. Bir fıstığın içinde kaybolmuş zamanlar, hayal kırıklıkları ve kırık kalp parçaları vardı. Ama aynı zamanda, o tarih geçmişti belki ama bu geçmişte hep bir umut vardı. Bir umut, bir fırsat… Bir tat.

Sonraki Adım: Geçmişten Bir Parça Almak

Yavaşça mutfaktan çıkarken, gözlerim dolu dolu oldu. Antep fıstıkları tarihsel olarak eski olsa da, onlarla ilgili düşüncelerim hiç yaşlanmamıştı. Sonuçta, belki de en güzel anılar, geçmişin izleriyle yaşamaya devam ettiğimiz anılardır. Kim bilir? Bir gün, o fıstığı gerçekten yerken, geçmişin sadece bir tat olarak kalmadığını, aslında bu dünyada hala yaşamaya devam ettiğini fark edeceğim. Bazen tarih geçmiştir, ama anılar öyle değildir. Onlar, geçmişin en değerli parçasıdır.

Sonra, o fıstığı aslında yediğimizi düşündüm ve bir daha hiç unutmamak için yavaşça gülümsedim. “Demek tarihi geçmiş antep fıstığı yenmez,” diye düşündüm, “Ama belki de bazı şeyler yenmeye değer.” Kalbimde hala bir umut vardı, bir yudum geçmişin verdiği tatla birlikte.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

şişli escort
Sitemap
betexper girişbetexpergir.net